Wednesday, March 11, 2009

Copying // Kopyalamak



** Thanks to Artsstudio.com for the picture..

A copy always reminds 'The Original'..
It is not important how perfectly you are copying.. A copy cant take the place of 'The Original'.. A copy can never be 'The Original'..

Let's take 'The Original' as a person.. and the copier another person..
the copier cant be 'The Original' although she/he achieves the closest point of 'The Original's hair colour (with hair dye), ideas, jokes, wearing style, the writing or typing style, likes or dislikes.. The way 'The Original' thinks and the way the copier acts always differ from the copy.. 'The Original' would always be one step front of the copier, not next to her / him -being one step behind-.

It is your choice to be 'The Original' or a copy..

Let's take 'The Original' as a piece of fine arts.. and the copier an artist..
that artist would never be as successful as 'The Original artist'.. even all details can be copied, the taste left on that piece of fine arts would be frozen.. the preciousness measured by money falls naturally and again the copy reminds 'The Original'

It is your choice to create 'The Original' or to copy..

11th March 2009
;) Fulya



*****




** Fotoğraf için Artsstudio.com'a teşekkürler..

Bir kopya her zaman 'Orjinal'i hatırlatır..
Kopyalamakta ne kadar mükemmel olduğunuz önemli değil.. Bir kopya asla 'Orjinal'in yerini alamaz.. Bir kopya asla 'Orjinal' olamaz..
(Dil kurallarına göre 'Orijinal' mi 'Orjinal'mi denildiği şu an umrumda değil)

'Orjinal' bir insan olsun.. ve kopyalayanı da bir başka kişi..
kopyacı 'Orjinal'in saç rengine (boyayla), fikirlerine, esprilerine, giyim stiline, yazı stiline, hoşlandığı veya hoşlanmadığı şeylere mümkün olan en yakın noktaya erişebilse bile 'Orjinal' olamaz.. 'Orjinal'in düşünce yapısı ve davranış şekli her zaman kopyacıdan farklı olacaktır.. 'Orjinal' her zaman kopyacıdan bir adım önde olur, onunla yan yana değil.. Ve her zaman onun bir kopyacı olduğu -bir adım geride kaldığı için- farkedilir.

kopya mı 'Orjinal' mi olmak istiyorsunuz o sizin seçiminiz..

'Orjinal' bir sanat eseri olsun.. kopyalayanı da bir sanatçı..
bu sanatçı asla 'Orjinal sanatçı' kadar başarılı olamaz.. tüm detaylar kopyalanabilse bile, o esere aslında bırakılmış ruh donar.. parayla ölçülen değer de doğal olarak zaman kaybetmeden düşer ve kopya bu durumda da orjinali hatırlatmaktan öteye gidemez..

kopyalamak mı 'Orjinal'i yaratmak mı istiyorsunuz o sizin seçiminiz..

11 Mart 2009
;) Fulya

Tuesday, March 3, 2009

World's Ugly Face // Dünyanın Çirkin Yüzü






There are girls/guys who think they have a right to flirt with her/his friend's platonic lover or flirt.. They are told that the girl/guy is their friend's flirt but they want to disturb it.. what a pity !


There are women/ men who think they are better than others although they arent..


Most of you have watched 'Fight Club'.. You know the man has two faces although he doesnt know he has a second face.. and he is facing himself.. At least he is facing himself.. His dangerous passions..

I dont think these people are able to realize they have a second face to face because they are so into theirselves and they cant see how they look and even the things - in their brain- so close to them :)
3rd March 2009
;) Fulya


****


Bu dünyada arkadaşlarının erkek / kız arkadaşlarıyla veya platonik aşklarıyla flört etmeye hakları olduğunu düşünen insanlar var.. Kendilerine o kişinin başkasına ait olduğu söylenir ama onlar bunu bozmak isterler.. Ne yazık !

Öyle olmadıkları halde diğer kadınlardan / erkeklerden daha iyi olduklarını düşünen insanlar var..

Çoğunuz 'Fight Club'ı izlemişsinizdir.. Baş karakterin iki yüzü vardır bilirsiniz, kendisinin bile bilmediği ikinci bir yüzü.. ve kendiyle yüzleşir.. En azından bunu yapar.. Tehlikeli hırslarıyla da yüzleşir..


Bu insanların yüzleşmeleri gereken ikinci bir yüzleri olduğunu farkedebilecek kapasitede olduğunu sanmıyorum çünkü kendilerine çok düşkünler ve ne nasıl göründüklerinin farkındalar ne de en yakın çevrelerindeki şeyleri - kendi beyinlerinin içindekileri bile - göremiyorlar :)
3 Mart 2009
;) Fulya

Monday, March 2, 2009

Trust.. Is it a fun thing ?? // Güven.. Eğlence konusu mu ??


** Thanks to Alpinerecreation.com for the picture..

You know, mountain climbers are the members of a team.. They trust each other on everything. They have to though.. When they reach a difficult climbing point the person at the upper point is the one who pulls them up whether they do a mistake or not.. She / he says "I will back you".. Of course, this is not to leave everything done by her / him but is a great feeling having someone supporting you..

You trust her / him, have respect for her / him and naturally love mixed up with respect comes after it.. This becomes like a feeling for a person when you put her / him as a leader.. Even you may find yourself taking her / him as your model..

If this person is someone who takes 'trust' a subject of a game.. Run away as fast as you can !

She / he probably sees you like a mouse in her / his labyrinth where she can only change the exit doors.. Think of it ! You trust someone like her / him.. The rules of the game is only put by her / him.. She / he can do anything and everything ! She / he can say 'black' is 'white' and 'white' is 'black' and you may easily follow her / him.. She / he can have fun with you.. She / he can cheat on you.. Dont let these people make 'trust' a cheap thing..
2nd March 2009
;) Fulya




*****




** Fotoğraf için Alpinerecreation.com'a teşekkürler..
Bilirsiniz, dağcılar ekip halinde tırmanış yaparlar. Birbirlerine her konuda güvenirler.. Aslında buna bir bakıma zorunludurlar.. Zorlu bir tımanış noktasına geldiklerinde, yukarıdaki insan, bir hata yapsalar da yapmasalar da onları yukarı çekecek kişidir. O "Arkanda olacağım" der.. Bu tabii ki herşeyi o yapsın diye bırakmak değildir fakat size destek olacak birinin varlığı harika bir histir..

Ona güvenirsiniz, saygı duyarsınız ve doğal olarak saygıyla karışık bir sevgi de gelir arkasından.. Bu, onu bir lider olarak görmenin verdiği his gibi birşeye dönüşür... Hatta kendinizi onu örnek alırken bulabilirsiniz..

Bu kişi 'güven'i bir oyun malzemesi olarak gören biriyse.. Ondan uzağa koşabildiğiniz kadar hızlı koşun ! o yüksek ihtimalle sizi çıkış kapılarını ancak kendisinin değiştirebildiği labirentinde bir fare olarak görüyordur.. Düşünün ! Böyle birine güven duyuyorsunuz.. Oyunun kuralları yalnızca onun tarafından belirleniyor.. Herşeyi yapabilir ! 'Siyah'a 'beyaz', 'beyaz'a 'siyah' diyebilir ve ardından kolaylıkla gidebilirsiniz.. Sizle eğlenebilir.. Sizi aldatabilir.. Bu gibi insanların 'güven'i ucuz bir şeye dönüştürmesine izin vermeyin..
2 Mart 2009
;) Fulya